FETHİYESPOR… AYNI TAS AYNI HAMAM

Bu hafta oynadığımız Zonguldak spor maçında maalesef bazı şeyler hala değişmemiş. Aslında
bunları tekrarlamaktan biz yorulduk ama sorumlular hala umursamazca devam ediyor. Yine basit
hatalar yine alan, adam ve zaman takibi yalan oldu. Aslında oyuna dengeli – kontrollü başladık ve
oyuna hâkim olmaya çalıştık ilk yarı. Ancak oyun içinde bazı zamanlarda topu ayağımızda fazla
tutarak ve gerektiği yerde topu ayağımızdan çıkarmayarak zaman ve top kayıpları vardı. Belki de bu
gördüklerimiz ikinci yarının fragmanı gibiydi. Takım istendiği gibi ama ufak sekmelerle ilk yarıyı bitirdi.
İlk yarıda gözle görülen mücadele ve tempo biraz daha artmış, dirençli bir hale gelmişiz. Ama zaman
zaman oyun içerisindeki bize sıkıntı olan oyunculara önlem almamak büyük kumardı ve maalesef
ikinci yarı bu tutmadı.
İlk yarıda rakip Zonguldak sporun 21,34,5,44 numaralı oyuncuları bize sıkıntı yaratacaklarını
hissettirdiler. Tabi oyun içerisinde bu oyunculara yakın oynamak ve hareket alanlarını top kullanma
çabalarını engellemek gerektiği bariz belliydi. Nitekim de ilk yarının başında yine maalesef yan top ve
yine aynı zaafla adam paylaşımını doğru yapamadığımız için 47. dk. da golü kalemizde gördük. Golü
yedikten sonra bir tepki vermek için çabaladık ancak zincirin halkasında eksik varsa ne yaparsanız
yapın oyuna tutunamazsınız. Kaleyi bulan ilk şutumuz 65. dk da yeni transfer Umut’dan geldi ve aynı
güzellikte Zonguldak kalecisi köşeden topu çıkardı. Bu arada yeni transferlere de unutmadan
değinecek olursak çok verimli olduklarını söylemek doğru olmaz. Sezer defansta fena değildi ama
zamana ihtiyacı var ve uyum sürecini atlatması fazla uzun sürmeyeceğe benziyor. Soldaki Emre için
kesiciliği iyi ama çıkarken yaptığı basit top kayıpları en önemli eksiği. Umut için golde yaptığı orta
hariç çok extra bir verim ve katkısına göremedik desek yalan olmaz. Gelelim bizim düzelmeye ve bu
takıma fayda sağlaması için büyük umutlarla takımda tuttuğumuz gençlerimize. Burası doğru tatil
beldesi, hava güzel, güneş, deniz ve ortamlar gayet mis. Ama bu da sabır arkadaşlar bunu
hatırlamakta fayda var. Maç bitiminde seyirci tepki gösteriyor doğal olarak çünkü sizde hala bir
gelişme ve çaba yok. Sizde de tepki var ancak maç içerisinde değil. Çok müthiş işler yapmışsınız gibi
seyircinin tepkisine küfürlü tepki veriyorsunuz. Arkadaşlar kendi adıma söylüyorum tatil bitti ıstırap
günleri yakın haberiniz olsun. Hadi bakalım cin olmadan şeytan çarpmak mı yoksa kendi hatalarını
kabul edip boynunu önüne eğip mahcup içeri girmek mi. Yakında acı tecrübelerle karşılaştığınızda hiç
gidip kenar köşede ağlamayın süper yetenekli geleceğin yetenekleri.
Artık çok kafa ütülemeye de gerek yok genel bakıldığında. Kısa ve öz irdelenmesi gereken bir
şey varsa transfere ihtiyacımız var. Artı en kısa sürede silkinip kendimize gelmeliyiz. Aksi takdirde
işimiz yine gözyaşı ve hüzün olmasın. Bu camia artık bu düşme kalkma mücadelesine daha da
katlamaz. Herkes şapkasını önüne koyup düşünmeli ve toparlanmalı. Rica ediyoruz lütfen bize yine o
kara ve eziyet senaryolarını yaşatmayın. Biz o tribünlere seyirci çekmek için yırtınırken maçtan sonra
size verilen tepki kadar dışarıda bizde tepki görüyoruz. Bu takım için mi bizi buraya sürüklüyorsunuz
zamanımızı çalıyorsunuz diyorlar. Maalesef ve üzülerek söylemek gerekirse bu tribünler her yerde
olduğu gibi güzel futbol ve başarılı bir takım için dolar. Biz bunu ciddiye almazsak yine bir avuç insana
muhtaç kalırız. Bu camia bu taraftar bu halk buna buna layık değil. Tepeden tırnağa herkes bu gidişatı
tekrar gözden geçirmeli.