BU HAFTA YÜZLER GÜLÜYOR
Bu pazar oynadığımız Serik spor maçı bir nevi telafi maçımız gibi oldu diyebiliriz. Bu galibiyet
İki hafta üst üste alınan mağlubiyetlerden sonra bir nebze nefes aldırmış oldu camiaya. Geçen
Çarşamba oynanan Kırşehir maçını da boş geçen takımımızın biraz olsun morallenmesi ve öz güvenine
tekrar kavuşması açısından güzel bir galibiyet oldu. Serik sporun son maçlarındaki seri puan kazanımı
bu maçı biraz daha önemli hale getirdi. Hoş son maçlarını düşme hattındaki takımlarla oynadı ama
yine de maçlarını içeride dışarıda kaybetmemiş bir takımdan bahsediyoruz. Bu maçlar öncesinde de
Buca deplasmanından puan alması Serik takımını bir kat daha çekinilmesi bir rakip yapıyordu
diyebiliriz. Aldığımız bu galibiyet bizim açımızdan bir nefes alma ve biraz daha düzlüğe çıkma maçı
olduğunu söylemek yanlış olmaz. Takımın oyun yapısına bakıldığında bu maçta biraz daha pas
oyununun tercih edilmesi ve daha çabuk topu oyuna dahil etmek bize yaradı diyebiliriz. Çünkü geçiş
oyunlarında topu ne kadar doğru yerlerde oynamaya çalışınca rakip takımlarında bize karşı gardını
düşürüyoruz. Topa fazla sahip olmak bazı oyunlarda karşı takımın daha çok koşması ve moral olarak
da etkilenmesini sağlar. Bu maçta da ara ara kendi bu oyunumuzu kabul ettirdiğimiz dönemlerde
rahat bir maç çıkardığımızı gördük. Bir de ilk yarının başında golü erken bulmamız bize biraz daha öz
güvenli oynamaya ve daha göze hoş gelen bir mücadele izletti.
Takımımıza genel olarak baktığımızda kontrollü ve garanti oyunu tercih etmemiz bizim
lehimize doğru bir tercih oldu. Serik ile ilk yarıda oynadığımız maçta da oyunu bozan bir takım
hüviyetinde ve rakibi bozan bir oyun yapımız vardı. Bazı takımlara ters gelen takımlar vardır. İşte
bizde görünen o ki Serik spora ters gelen bir takım yapısındayız bu sezona bakıldığında. Takımımız da
ayrıca şunu da gözden kaçırmamak lazım. Bazı oyuncularımızın hala bu takımın oyuncusu olmaya
niyetleri yokmuş gibi davranmaları dışarıdan hiç hoş görünmüyor. Oyuna giren Berat SATIR kardeşime
bakıyoruz girer girmez mücadele etmeye bir şeyler yapmaya çalışması gayet güzeldi. Birde Umut
kardeşime bakıyoruz, hala arayıştayız takım olarak kendisini. Sen bu takıma kanat oyuncusu ve takımı
ileri sürükleyecek bir oyuncu olarak geldiysen lütfen arkadaşım. Artık bu takıma olan borcunu ödeme
vaktin geldi de geçiyor bile. Senin geçmişteki durumuna bakacak olursak nerde o şampiyon kadrodaki
Umut nerde bizdeki Umut. Hakem triosuna gelecek olursak da genel anlamda çok bariz bir hata
yaptıklarını düşünmüyorum. Ortada ve oyunu oynatma çalışan, ikili mücadelelerde düdüğü çalmayı
değil de güçlü olanın ayakta kalanın yanında olması ve akıcı futbolu tercih etmesi oyunu güzelleştirdi.
Maalesef futbolcularımızın müdahale olmadan kendilerini yere bırakmalarına ve bu tarz centilmenlik
dışı hareketlerine gelmeden ortada bir maç yönetti diyebiliriz.
Şimdi önümüzde deplasmanda oynayacağımız ebedi dostumuz olarak kabullendiğimiz Sarıyer
maçımız var bu pazar. Buradan çıkaracağımız puan veya puanlar bizim bu sene sezonu daha iyi bir
yerde bitireceğimizi gösterir. Hem sporcu arkadaşların kendine güveni hem de önümüzdeki sezon
şans vereceğimiz genç oyuncularımıza da süre verme açısından iyi bir fırsat diye düşünüyorum.
Bundan sonra ki her maçlarda genç oyunculara daha fazla oyunda tutmak hem maç oynama
alışkanlıklarını hem de biraz daha tecrübelenmelerini sağlayacaktır. Kendi öz kaynaklarımızın
değerlendirilmesi kulübümüzü hem maddi açıdan hem de önümüzdeki sezonlara daha güçlü ve
dinamik kadro oluşturmak açısından avantaj sağlayacaklardır. Görmek istediğimiz tabloda
Fethiyesporumuzun genç, dinamik ve daha güçlü bir kadro yapısına sahip olması ve o korkulan
rakipler arasına girmesidir. Her şeyin gönlümüzce olması dileğiyle…
Saygılarımla…